ADNAN OKTAR DAVASI'NDA YARGILANAN ARKADAŞLARIMIZIN, BİR ANDA TÜRKİYE’NİN FARKLI İLLERİNDEKİ CEZAEVLERİNE AYRI AYRI DAĞITILMAYA BAŞLANMASI ENDİŞE VERİCİDİR

Farklı illerdeki farklı cezaevlerinde 5 yıldan bu yana tutuklu bulunan arkadaşlarımız 28 Mayıs 2023 tarihinden itibaren, adeta bir düğmeye basılmış gibi, bulundukları cezaevlerinden tek tek dağıtılarak farklı illerdeki cezaevlerine nakledilmeye başlanmıştır.

Adalet Bakanlığı’ndan gelen, ancak hiçbir gerekçe içermeyen bir talimatla yapılmaya başlanan bu esrarengiz sevkler, arkadaşlarımızın can güvenliğiyle ilgili haklı endişelere yol açmıştır. 

Arkadaşlarımızın can güvenliğinden endişe etmekteyiz. 

Olayın asıl karanlık yönü ise, Sayın Adnan Oktar ve camiamıza yönelik yürütülen kumpasın tetikçiliğini yapan bazı husumetli kişilerce yönetilen ve sürekli olarak tehdit, iftira ve hakaret içerikli paylaşımlar yapan bir sosyal medya hesabından HAFTALAR ÖNCESİNDEN, arkadaşlarımızın farklı illerdeki yeni cezaevlerine dağıtılacakları, gittikleri koğuşlarda birtakım darp, şiddet ve işkence girişimlerine maruz kalacaklarının yazılmış olmasıdır.

ÖNCELİKLE, SÖZ KONUSU HESABIN YÖNETİCİSİ OLAN BU HUSUMETLİ KUMPASÇILAR, ARKADAŞLARIMIZIN FARKLI CEZAEVLERİNE NAKLEDİLECEĞİ GİBİ RESMİ BİR BİLGİYE HAFTALAR ÖNCESİNDEN NASIL SAHİP OLMAKTADIR?

Bilindiği üzere, cezaevlerinden sevkler büyük bir gizlilik içinde ve güvenlik önlemleri altında, Jandarma ile yapılmaktadır. Sevk edilen kişi yeni cezaevine ulaşana kadar ailesine dahi bilgi verilmemektedir. Sevk edilen tutuklu/hükümlünün kendisi dahi hangi cezaevine nakledildiğini nakil esnasında bilmemektedir. 

Ancak, söz konusu husumetli kişiler her nasılsa haftalar öncesinden bu bilgiye sahip olmaktadır. Aynı hesapta, Sayın Adnan Oktar henüz Erzurum’daki cezaevine sevk edilmeden haftalar öncesinden Erzurum’a sevk edileceğini haber vermişlerdir. 

Husumetli kişilere bu özel, gizli, güvenlik içeren bilgileri kim vermektedir? Can güvenliğini tehlikeye sokan böylesine hayati bir bilgi, husumetlilere hangi yollarla kimler trafından iletilmektedir? Bunun tespit edilmesi çok önemlidir. 

Söz konusu hesapta, arkadaşlarımızın farklı cezaevlerine sevk edileceklerine ve bu cezaevlerinde özel ayarlanmış mahkumlar aracılığıyla darp edileceklerine dair bazı paylaşımlar şöyledir: 

29 Nisan tarihli paylaşımda, “koğuşlarda 3 arkadaşımızın kafasını gözünü patlatıp kan kusturmuşlar gibi bir haber gelse nasıl olur? ... Ve elimize ayrıştırılmış türkiye haritası alacağız. Haritada sadece örgüt üyelerinin olduğu iller olacak!! Kimseye haksızlık yapmak istemeyiz!! Kura çekimi bilir kişi huzurunda göz kapalı haritaya gelişi güzel parmak basarak olacak!! Allah’a şükür her cezaevinde olmasada her cezaevine pusula gönderecek tanıdıklarımız var.” denmektedir. 

Bu hesabın sahipleri: 

– Kendi isteklerini devletin kurumlarına ve devlet görevlilerine dikte ederek yaptırabildiklerini,

– Mafyavari bir üslupla, cezaevlerindeki kişileri ayarlayarak arkadaşlarımıza zarar verdirtecek bir yapılanma olduklarını 

açıkça ifade edebilecek bir pervasızlık içindedirler.

Husumetli kumpas çetesinin 29 Nisan tarihli bir başka paylaşımda da (üstte) şu tehditler yapılmaktadır:  “... parmağım haritanın üstünde… erzurum’dan tekirdağ’a kadar güzel memleketim… Burhaniye, izmir doğusu batısı bir başkadır benim memleketim!!! Şöyle bi açıklama yapayım mesela parmak İzmir’e gösterdi, dayağı yedi 2-3 kişi neyse tekrar izmir’e çıkarsa pas geçecek merak etmeyin…” 

Üstteki 29 Nisan tarihli paylaşımda da, "Sonraki ceza halillerin dağıtılması hepsi ayrı bir yere gidecek..." ifadeleri yer almaktadır.

27 Mayıs 2023 tarihli paylaşımda ise (üstte), “… başlıyoruz hedef hepiniz 81 ile özellikle halil numan…” diyerek, sevklerin başlayacağı haberi verilmiştir. 

ARKADAŞLARIMIZA YÖNELİK BÖYLESİNE YOĞUN VE AÇIK ÖLÜM VE İŞKENCE TEHDİTLERİ VARKEN, BU NAKİLLERİN YAPILMASI GÜVENLİKLERİ AÇISINDAN BÜYÜK BİR RİSK TAŞIMAKTADIR. 

Söz konusu sosyal medya hesabını yöneten, camiamıza husumetli bu kumpasçı ekibin önceden paylaştığı çok sayıda bilgi, soruşturma ve kovuşturma süreçlerinde aynısıyla gerçekleşmiştir. Bu durum, bu kumpasçı çetenin devletimizin yargı ve emniyet gibi kilit kurumları içinde odaklanmış derin devlet artığı birtakım kripto kimselerle işbirliği içinde olduğunu, buradan kendilerine yoğun bir bilgi akışı sağlandığını açıkça göstermektedir. 

Bugün birkaç kişinin keyfî ve gözü dönmüş bir şekilde insanları özgürlüğünden alıkoyabileceği, her türlü haksızlık ve hukuksuzluğu, zulüm ve işkenceyi uygulayabileceği bir sistem oluşturması, bu sistemin yarın öbür gün tüm vatandaşları tehdit edebilecek bir boyuta gelebileceğinin açık bir göstergesidir. Bu karanlık derin devlet sistemine, mafya yapılanmasına acil önlem alınması devletimiz ve milletimiz açısından hayati önem arz etmektedir.

TÜRKİYE CUMHURİYETİ  BİR MAFYA DEVLETİ DEĞİLDİR, DEMOKRATİK BİR HUKUK DEVLETİDİR. Yüce Devletimizin resmi kurumlarının birtakım karanlık, derin devlet özentisi, kriminal kişilerin şahsi kin, çıkar ve linç arayışları doğrultusunda yönlendirilebileceği imajının verilmesi DEVLETİMİZİN İTİBAR VE SAYGINLIĞINA YÖNELİK KABUL EDİLEMEZ BİR TEHDİTTİR. 

Bu husumet çetesinin, devletimizin bazı kurumlarına yuvalanmış karanlık bir illegal derin devlet yapılanmasının kripto elemanları ile işbirliği halinde gerçekleştirdikleri, arkadaşlarımızın can güvenliklerini hedef alan haksız ve hukuksuz tehdit ve girişimlerine karşı, başta Adalet Bakanlığımız olmak üzere, devletimizin ilgili kurumlarının gereken önlemleri alması, arkadaşlarımızın acilen can güvenliğinin sağlanması hayati önem arz etmektedir.

Kamuoyunun bilgisine saygılarımızla sunarız.